Avrupa'da gezilecek 50 yer
1. İstanbul
İstanbul'da yaşayan birisi olarak zorluklarını çok iyi biliyorum. Ama özellike trafik sorunu turistler için çok geçerli değil. Bugün turistik bölgelerde metro yaygınlaştı. Yine İstanbul'un plansız yerleşimi bir dezavantaj olmakla beraber Avrupa'nın en güzel şehirlerinde de şehir merkezinden dışarı çıktığınızda hiç de estetik olmayan yerleşimlerle karşılaşabilirsiniz.
Neden İstanbul? Çünkü bu şehir her konuda çok büyük. İstanbul'da hiç sıkılmadan 10 gün geçirebilir ve ayrılırken şurayı da görseydim diyebilirsiniz. Tarihi yarımada Avrupa'daki birçok eski şehir bölgesinden çok daha büyük ve çok daha tarihi. Aynı anda, Bizans ve Osmanlı gibi gelmiş geçmiş en büyük medeniyetlere ait eserleri birkaç yüz metre ara ile görebiliyorsunuz. Burası Aya Sofya gibi de bir şahesere de ev sahipliği ediyor. 5. yüzyıldan kalma böyle muhteşem bir yapıt Avrupa'da hiçbir şehirde yoktur.
İstanbul'da yeşil yok deriz, ama bu şehrin çoğun yoğun semtleri için geçerli. Belgrad ormanı, Polonezköy, Emirgan ve Mihrabat koruları eşsiz doğaya sahip.
İstanbul'u Avrupa şehirlerinden ayıran bir özelliği var : silüet. İstanbul tepelik yeryüzü şekilleri ve boğazı sayesinde eşsiz manzaralara sahip bir şehir. Çamlıca tepesi, piyer loti, Anadolu Kavağı muhteşem manzaralar sunan tepelerden sadece birkaçı.
Ve adalar. İstanbul içinde trafiksiz bir kasaba hayatını özlediyseniz adalara gidersiniz. Adalarda tarihi evlerin arasında sokaklarda, sahilde yürür ve şehrin stresini atarsınız. İstanbul'da sahil yürüyüşü yapmak isterseniz, Bebek'ten Sarıyer'e, Fenerbahçe'den Maltepe'ye uzun sahil şeritleri sizi bekliyor. Bu kadar uzun sahilde yürüme imkanına sahip çok az şehir bulabilirsiniz.
İstanbul belki yaşamak için değil ama gezmek için eşsiz bir şehir. Hele bir Avrupalı için konaklama dışında çok da ucuz bir şehir. Bu şehirde foursquare kullanarak çok güzel restoranlarda çok farklı lezzetleri deneyebilirsiniz.
Neden İstanbul? Çünkü bu şehir her konuda çok büyük. İstanbul'da hiç sıkılmadan 10 gün geçirebilir ve ayrılırken şurayı da görseydim diyebilirsiniz. Tarihi yarımada Avrupa'daki birçok eski şehir bölgesinden çok daha büyük ve çok daha tarihi. Aynı anda, Bizans ve Osmanlı gibi gelmiş geçmiş en büyük medeniyetlere ait eserleri birkaç yüz metre ara ile görebiliyorsunuz. Burası Aya Sofya gibi de bir şahesere de ev sahipliği ediyor. 5. yüzyıldan kalma böyle muhteşem bir yapıt Avrupa'da hiçbir şehirde yoktur.
İstanbul'da yeşil yok deriz, ama bu şehrin çoğun yoğun semtleri için geçerli. Belgrad ormanı, Polonezköy, Emirgan ve Mihrabat koruları eşsiz doğaya sahip.
İstanbul'u Avrupa şehirlerinden ayıran bir özelliği var : silüet. İstanbul tepelik yeryüzü şekilleri ve boğazı sayesinde eşsiz manzaralara sahip bir şehir. Çamlıca tepesi, piyer loti, Anadolu Kavağı muhteşem manzaralar sunan tepelerden sadece birkaçı.
Ve adalar. İstanbul içinde trafiksiz bir kasaba hayatını özlediyseniz adalara gidersiniz. Adalarda tarihi evlerin arasında sokaklarda, sahilde yürür ve şehrin stresini atarsınız. İstanbul'da sahil yürüyüşü yapmak isterseniz, Bebek'ten Sarıyer'e, Fenerbahçe'den Maltepe'ye uzun sahil şeritleri sizi bekliyor. Bu kadar uzun sahilde yürüme imkanına sahip çok az şehir bulabilirsiniz.
İstanbul belki yaşamak için değil ama gezmek için eşsiz bir şehir. Hele bir Avrupalı için konaklama dışında çok da ucuz bir şehir. Bu şehirde foursquare kullanarak çok güzel restoranlarda çok farklı lezzetleri deneyebilirsiniz.